CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, T.C. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yanıtlaması istemiyle, Sahte Diploma Skandalı ile ilgili verdiği soru önergesini TBMM Başkanlığı’na sundu.
Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, T.C. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya verdiği Sahte Diploma Skandalı ile ilgili soru önergesiyle şuna dikkat çekti; “Sahte diplomaların e-Devlet ve e-İmza sistemleri üzerinden üretilmiş olması, devletin dijital altyapısında büyük güvenlik açıkları bulunduğunu açıkça ortaya koymuştur.”
“e-Devlet sistemleri ve e-imza altyapısı üzerinden sahte belge üretimi yapılabilmesi nasıl mümkün olmuştur? ” sorusunu T.C. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya soran Doç. Dr. Gökhan Günaydın, şunları dile getirdi;
“İddialara göre sahte diplomalar, sahte e-imzalarla BTK’nın sistemine sızılarak kamu kurumlarının dijital veri havuzuna entegre edilmiştir. Bu, Türkiye’nin dijital güvenliğinde ciddi bir çöküş yaşandığını, kamu sistemlerinin dışarıdan ya da içeriden manipülasyona açık olduğunu göstermektedir. Kamuoyuna yansıyan haberlere göre bu dijital sahteciliği gerçekleştiren çete üyelerinin bazıları daha önce 13 kez yargılanmış kişiler olup, sistemin siber saldırılara ve içeriden manipülasyona açık olduğu ortaya çıkmıştır. Bu durum yalnızca bir bilgi güvenliği sorunu değil, aynı zamanda milli güvenlik meselesi haline gelmiştir.“
→ Sahte Diploma Skandalı İle İlgili Soru Önergemiz (08.08.2025)
Doç. Dr. Gökhan Günaydın’ın, T.C. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yanıtlaması istemiyle Sahte Diploma Skandalı ile ilgili soru önergesi:
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Aşağıdaki sorularımın T.C. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya tarafından Anayasa’nın 98 ve TBMM İçtüzüğünün 96 ve 99’uncu maddeleri gereğince yazılı olarak cevaplandırılmasını talep ederim.
Saygılarımla.
Doç. Dr. Gökhan GÜNAYDIN
İstanbul Milletvekili – CHP Grup Başkanvekili
Sahte diplomaların e-Devlet ve e-İmza sistemleri üzerinden üretilmiş olması, devletin dijital altyapısında büyük güvenlik açıkları bulunduğunu açıkça ortaya koymuştur. İddialara göre sahte diplomalar, sahte e-imzalarla BTK’nın sistemine sızılarak kamu kurumlarının dijital veri havuzuna entegre edilmiştir. Bu, Türkiye’nin dijital güvenliğinde ciddi bir çöküş yaşandığını, kamu sistemlerinin dışarıdan ya da içeriden manipülasyona açık olduğunu göstermektedir. Kamuoyuna yansıyan haberlere göre bu dijital sahteciliği gerçekleştiren çete üyelerinin bazıları daha önce 13 kez yargılanmış kişiler olup, sistemin siber saldırılara ve içeriden manipülasyona açık olduğu ortaya çıkmıştır. Bu durum yalnızca bir bilgi güvenliği sorunu değil, aynı zamanda milli güvenlik meselesi haline gelmiştir.
Siber güvenlik alanındaki ihmaller ve koordinasyonsuzluk uzun süredir kamuoyunun dikkatindedir. 2024 yılında 100 milyondan fazla vatandaşın kimlik bilgilerinin sızdırıldığı vakada da benzer bir zaafiyet söz konusu olmuş, bu durum sadece “pandemi döneminde olmuş” açıklamasıyla geçiştirilmiştir. 2025 yılı Ocak ayında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kurulan Siber Güvenlik Başkanlığı ise hâlâ faaliyete geçmemiş, başkan ataması yapılmamış ve kurumsal kapasite oluşturulamamıştır.
Kamu kurumlarının dijital alt yapısının siber saldırılara karşı yeterince korunmadığı, denetimlerin eksik olduğu ve dış müdahalelere açık olduğu bu skandalla bir kez daha tescillenmiştir. Dijital dönüşüm söylemiyle yürütülen süreçler, güvenlik altyapısı kurulmadan uygulamaya sokulmuş ve milyonlarca vatandaşın verisi tehlikeye atılmıştır. Bu nedenle, e-Devlet sistemi ve e-imza altyapısının nasıl bir güvenlik denetiminden geçirildiği ve mevcut zafiyetlerin nasıl ortadan kaldırılacağı kamuoyu tarafından ivedilikle öğrenilmelidir.
Bu bağlamda aşağıdaki soruların yanıtlanması gerekmektedir:
- e-Devlet sistemleri ve e-imza altyapısı üzerinden sahte belge üretimi yapılabilmesi nasıl mümkün olmuştur?
- Bu sahte belgelerin kamu sistemine entegre edilmesinde hangi yazılım açıkları kullanılmıştır?
- Siber Güvenlik Başkanlığı neden hâlâ faaliyete geçirilememiştir? Başkan ataması ne zaman yapılacaktır?
- BTK ve USOM’un bu sahtecilik sürecine ilişkin herhangi bir denetim, uyarı ya da tespit çalışması olmuş mudur?
- 2020-2025 yılları arasında kamu kurumlarında yaşanan veri sızıntısı, e-imza sahteciliği ve benzeri dijital güvenlik ihlallerine dair bir rapor kamuoyuyla paylaşılmış mıdır?
Sosyal Medya Hesaplarımız